İran’ın Suriye tutumu bizim için tam bir hayal kırıklığı

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Esad’a destek veren İran’ı eleştirdi. Babacan “İran bir İslam Cumhuriyeti. Ama nasıl oluyor da sivil, kadın, çocuk demeden hergün katleden bu rejime destek veriyorlar hayret ediyoruz doğrusu” dedi.

İran’ın Suriye tutumu bizim için tam bir hayal kırıklığı

Rusya'nın Suriye'ye S-300 hava savunma füzeleri dahil yaptığı askeri yardımların tartışıldığı bir dönemde Esad rejiminin en büyük destekçilerinden İran'a yönelik Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'dan sert eleştiri geldi.

Babacan, Esad rejimine verdiği destekten dolayı İran için ‘hayal kırıklığımız' dedi. 60. Hükümette Dışişleri Bakanlığı da yapan Başbakan Yardımcısı Babacan'la OECD toplantıları nedeniyle gittiğimiz Paris'te dış politikadan ekonomiye kadar geniş sohbet yapma imkanı bulduk. Babacan, Suriye'ye destek veren İran'la ilgili şunları söyledi:

BM'de sürekli savunduk

“İran'ın Suriye konusundaki tutumu bizim için tam bir hayal kırıklığı. Nasıl oluyor da böylesi bir rejime destek veriyorlar anlamak mümkün değil. İran rejiminin, devriminin kodlarına bakıyoruz; bir İslam cumhuriyeti. Ama nasıl oluyor da sivil, kadın, çocuk demeden hergün katleden bu rejime destek veriyorlar hayret ediyoruz doğrusu. Sürekli gelip gidiyorlar görüşüyoruz. Açıktan hiçbir şey söylemiyorlar. Büyük bir hayal kırıklığı. Çünkü biz İran'a çok destek çıktık. Bütün dünyada neredeyse avukatlığını yaptık. BM'de, AB'de ve ABD'de sürekli savunduk. Niye? Çünkü komşumuz. Esad'ın içinde olduğu hiçbir çözüm olmaz diyoruz. Gönül arzu eder ki bu işler bir an önce çözümlensin.” Babacan'la sohbette konu diğer komşumuz Irak'a geliyor. Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyaretinde gündeme gelen Kuzey Irak'ta petrol aramada Amerika'yla işbirliğine yönelik girişimleri sorduğumumzda Babacan “Kuzey Irak'ta bizim ticari çıkarlarımız var. ABD'nin en büyük petrol şirketleri de orada. Onlar orada iş yaparken Türkiye'nin bu işin dışında kalması düşünülemez” dedi.

Maliki mezhepçi

Kuzey Irak'ın merkezi hükümetle yaşadığı sorunlarla ilgili de Babacan, şunları söyledi: “Kuzey Irak'la ilgili projeler, Kuzey'i Güney'den ayrıştırıcı bir hal alırsa bunu en başta biz istemiyor, Irak'ın toprak bütünlüğünü savunuyoruz. Bir yandan Erbil'le ilişkilerimizi daha da geliştirmeyi istiyoruz. Ama bunun Erbil'in Bağdat'tan daha fazla uzaklaşmasına sebep olmamasını da diliyoruz. Problemin özü Bağdat'ta. Çünkü Maliki hükümeti son derece mezhepçi Irak'ın tümünü değil sadece kendi kesiminin refahı peşinde. Dileriz ki seçimlerden sonra daha temsil gücü yüksek bir hükümet kurulur. Maliki'nin bugüne kadar izlediği politikalar Irak'ı istikrarsız bir ülke haline dönüştürdü. Diğer Şii gruplar dahi Maliki'nin izlediği politikaya karşılar. “

Dev projeler için finansman kaygımız yok

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'la Türkiye'nin dev projelerinin finansmanını da konuştuk. Dev porejelerin ihaleye hazırlanma aşamasında finansmanın nasıl sağlanacağı konusunda ciddi çalışma yaptıklarını kaydeden Babacan, köprü ve üçüncü havalimanı ihalesi öncesi Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'la gece 2'ye kadar konuştuklarını anlattı. Babacan “Bu işi finanse edecek adam neye bakacak? Bulabilmeleri için biz ne yapmalıyız? Tek tek bunları belirledik ve ben dedim; ‘Bu şekilde çıkılırsa buna finansman gelir, kaygınız olmasın' Ve öyle de oldu. Finansmanın kolay olabileceği bir modeli kendimize seçiyoruz. “ Şuana kadar açıklanan Körfez geçişi, üçüncü köprü, yeni havalimanı yatırımlarının toplanıp yıllara bölündüğünde çok ciddi bir rakamın olmadığının görüleceğini kaydeden Babacan “Kamu yatırımlarıyla özel sektör yatırımları arasında 1'e 4 gibi bir rakam vardır. Yani kamu yatırıma 1 lira harcıyorsa özel sektör 4 lira harcar. 2012'deki cari fiyatlarla yatırım harcamaları kamuda 54.7 milyar lira. Özel sektör ise 233 milyar lira civarında. Dev projelerin toplam maliyeti ise 30-35 milyar Euro'yu bulmuyor. Bu projelerin tamamı Türkiye'deki yıllık yatırımın yanında az kalıyor. Bir de bu yatırımlar yıllarca sürecek işler. Dolayısıyla finansman zamana yayılacağı için hiçbir sıkıntı görmüyoruz. Türkiye rahatlıkla bunun altında kalkar” diye konuştu.

Otoyollar ve Köprüler AŞ halka arz edilecek

5.7 milyar dolarlık köprü ve otoyollar ihalesinin ‘fiyatı düşük' diyerek iptal edilmesinin ardından başlatılan halka arz çalışmalarıyla ilgili olarak Babacan “Otoyollar ve Köprüler A.Ş. diye bir şirket kuruyoruz. Köprü ve otoyolların gelir ve işletmesini de bu şirkete devrediyoruz. Sonra bu şirketi halka açacağız. Devasa bir büyüklük. Blok olarak sattığınızda 25 yıllığına veriyorsunuz ve 5 milyar dolar alıyorsunuz. Aslında çok daha fazla eder ama yatırımcılar bir çırpıda o kadar yüksek parayı veremiyor. Ama halka arz ettiğinizde bölüm bölüm yüzde 10-15 ileride birazını daha satarız dolayısıyla yatırımcı tabanı genişlediğinde daha yüksek bir rakamı tuttururuz” dedi.

Çok çocuk teşviği farklı gruplara hitap edecek

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, son günlerin en merak edilen ‘çok çocuğa teşvik' konusundaki çalışmalarla ilgili şunları söyledi: “Segment segment bir çocuk desteği olacak. Farklı gruplara hitap edebilecek farklı programlar olması gerekiyor. Gruplar içine baktığımızda en az çocuğa sahip grup üniversite mezunu çalışan kadınlarda. Ortalamaya baktığımızda bu kesimdeki çocuk sayısı 1,06 civarında. Türkiye ortalaması ise 2.08... Teşviklerin tüm ayrıntılarını Başbakanımız açıklasın istiyoruz.” Babacan, 5 yıllık kalkınma planının da önümüzdeki günlerde Başbakan Erdoğan'la görüşüp kendisinin onayına sunulacağını söyledi.