Bir otelde kat şefi olarak çalışan üç çocuk babası Ramazan Şahiner, tüketici kredisi çektiği iki bankanın kendisinden tahsil ettiği dosya masrafını geri aldı.
Dosya masrafı alan iki bankayı da dize getirdi, 425 TL'sini söke söke geri aldı. Emsal teşkil edecek karar vatandaşı yakından ilgilendiriyor.
Ankara’da ikamet eden Ramazan Şahiner, 2009 yılında bir bankadan bin 500 TL tüketici kredisi çekti. Banka şubesi, Şahiner’den ‘dosya masrafı’ adı altında 225 TL tahsil etti.
Şahiner, konuyu Yenimahalle Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’ne taşıdı. Heyet, Şahiner’i haklı bulunca banka, kararı mahkemeye taşıdı. Tüketici mahkemesi de Şahiner’i haklı bularak 225 TL paranın iadesine hükmetti.
Ramazan Şahiner isimli vatandaş geçtiğimiz sene ise bir başka bankadan 2 bin 500 TL tüketici kredisi çekti. Bankanın kendisinden ‘dosya masrafı’ adı altında tahsil ettiği 200 liranın haksız alındığını öne süren Şahiner, yine hakem heyetinin yolunu tuttu. Hakem heyeti, Şahiner’i haklı bulunca banka, Ankara 7. Tüketici Mahkemesi’ne müracaat etti. Mahkeme de Şahiner’i haklı bularak 200 liralık masrafın iadesi yönünde karar verdi. Mahkeme kararına rağmen banka şubesi, ödemeyi yapmayınca devreye Ramazan Şahiner’in avukatı Mustafa Akıncı girdi. Avukat Akıncı, Ankara 3. İcra Müdürlüğü’ne müracaat ederek parayı tahsil etti.
Bankaların aldıkları dosya masraflarının hukuksuz olduğunu öne süren Ramazan Şahiner, "İki ayrı bankadan dosya masrafını yargı yoluyla tahsil ettim. Onu da avukatımın yardımıyla tahsil edebilmek için yargıya müracaat ettik. Tüketici kredisi çektikten çok sonra haksız yere alınan komisyon ücreti ve masrafın iadesi yönünden davacı banka ile görüşme yaptım. Görüşmede kendisine bu yönde ödeme yapılamayacağı belirtilerek talebim reddedilince hakem heyetine başvurduk ve sonrasında mahkeme kararıyla ilk iki masrafı aldık." dedi.
Avukat Mustafa Akıncı da "Son dönem yerel mahkeme uygulamalarında; bankaların tek taraflı olarak dosya masraflarını belirledikleri, tüketicilere de tek taraflı belirlenen miktarları ödeme yükümlülüğü getirdikleri, tüketici aleyhine düzenlenmiş sözleşmelere benzer durumda haksız şart ilavesi yaptıkları, bu şekildeki haksız şartların yok hükmünde sayılması gerektiği vurgulanmaya başlanmıştır." diye konuştu.