Dolardaki yükseliş onları çarptı

Doların tırmanışa geçmesi, daha fazla getiri için opsiyonlu mevduat işlemi yapanları çarptı.

Dolardaki yükseliş onları çarptı

Dolardaki yükseliş döviz borçlusu şirketler kadar, 65 yaşındaki B.Ç Teyze’yi de vurdu. B. Teyze, bankasından gelen, ‘düşük faiz ortamında daha yüksek getiri için farklı ürünlerimiz var’ şeklindeki teklife sıcak baktı. Ancak kur ‘tahminden’ çok yükseldikçe ana parası eridi.

Hürriyet Gazetesi'nden Hülya Güler'in haberine göre, İstanbul Kadıköy’de yaşayan, 65 yaşındaki B.Ç.’ye yıllardır mevduatının bulunduğu banka şubesinden bir gün bir teklif geldi. Şube müdürü, “B. Teyze, paran dövizde duruyor. Faizi düşük. ‘Opsiyonlu döviz mevduatı’ diye bir seçenek var. Primle daha fazla getiri sağlar” dedi. Hesabın döviz kurunun geleceğini tahmin etmeye dayandığını belirten şube müdürü emekli teyzeyi ikna etti. Üstelik dolar kurunun ağustos ayında 1.85 seviyesinde olacağı tahminini de ekleyerek. Sonuçta B. Teyze’ye ucu açık bir opsiyon hesabı açıldı. Özetle, sözleşmede belirtilen tarihte bankaya belirtilen seviyede dolar satacağı yönünde anlaşan Teyze, dolar belirttiği seviyenin de üstünde yükselmeye başladığında hiç hesapta olmayan bir durumla yüzleşti. Dolar 2 TL olmuşken Teyze, 1.85 seviyesinden bankaya dolar satıyordu. İşlem tekrarlandıkça hesabındaki ana para erimeye başladı. Teyze, ‘bana durumu tam anlatmadılar, paramı kaybedeceğimi bilmiyordum’ diyerek soluğu avukatta aldı, dava açmaya hazırlanıyor.

DOLAR MAĞDURLARI

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) tahvil alımını kademeli olarak bitireceğini açıkladığı 20 Mayıs’tan bu yana doların tırmanışa geçmesi, daha fazla getiri için opsiyonlu mevduat işlemi yapanları çarptı. Doların ileri bir vadedeki seviyesinin tahmin edildiği ‘alternatifli döviz mevduatı’, ‘opsiyon tercihli mevduat’ ya da ‘iki para birimli mevduat’ olarak bilinen işlemleri gerçekleştiren vatandaşlar, doların 2 TL’nin üzerine çıkmasıyla ciddi kayıplara uğruyor.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun vatandaşlara yönelik çeşitli tarihlerde uyarıda bulunduğu opsiyonlu işlemlerin tüketicinin sorumluluğunun sınırsız olduğu şekilde yapılmaması gerekiyor. Çok iyi piyasa bilgisi gerektiren işlemlerde müşteri, opsiyon yazıcısı, banka opsiyon alıcısı konumunda. Müşteri vade sonunda mevduat hesabında birikecek tutarı, belli bir prim karşılığında ve daha önce kararlaştırılan bir kur üzerinden alma hakkını bankaya satıyor. Banka, aldığı opsiyon hakkı karşılığı vade sonunda, sözleşme kuru ve piyasa kuru karşılaştırması yaparak ödemeyi iki para biriminden biriyle yapma hakkına sahip. Örneğin 1 Eyül’de doların 2.02 TL olacağını öngöremeyip, 1.92 TL olacağı tahminini yapanların bu 10 kuruşluk kaybı 100 bin dolarda 10 bin dolara, 200 bin dolarlık mevduatta da 20 bin dolara kadar çıkmış durumda. Eğer müşteri opsiyon sözleşmesini bu yılın başında doların 1.77 seviyesinde olduğu dönemde yapmışsa, kaybı daha da artıyor.

Kaybettikçe kaybediyorlar

HUKUKÇULAR, müşterinin sınırsız olarak sorumlu olduğu tüketicinin tam olarak bilgilendirilmediği bu tür işlemlerin sakıncalı olduğuna dikkat çekiyor. Müşterinin aldığı prim kadar sorumlu olması gerektiğini kaydeden hukukçular, şu değerlendirmeyi yaptı: “İlk yaptığı işlem sonunda kayba uğrayan müşteriye, yeni bir opsiyon işlemi daha yapanlar var. Bu tahmininde de yanılan müşterinin kaybı artıyor. Müşteri ana parada bir kaybı olduğunu da fark edemiyor. Çünkü parası bankada rehin. Piyasayı çok iyi bilen kişilerin yapması gereken bu işlemlerde müşteri ana paradan da kaybı olduğunu anlayınca bu kez kaybını kapatmak için bu işlemelere devam ediyor. Bu tür sakıncaları nedeniyle Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) 14 Temmuz’dan itibaren bu tür opsiyonlu işlemlerin tüketicilere yapılmasını yasakladı.”

Opsiyonu hemen geri alın

TÜRKİYE’deki yatırımcıların büyük bir çoğunluğu opsiyon satışı yaptıklarına işaret eden bir bankacı sistemden en az zararla çıkışı şöyle anlattı: “Opsiyon satan bir müşterinin yaşadığı kaybı kabul etmesi ve opsiyonu kabul edeceği zararlar içinde  prim ödeyerek geri satın alması riski kapatmak için tek yoldur. Normalde müşterilerin çok büyük bir kısmı pozisyonlarını zararda kapatmak istemezler, fakat bizim tavsiyemiz müşteriler pozisyonlarını açmadan evvel ne kadar zararda pozisyonlarını kapatacaklarına karar vermeliler ve opsiyonları vade sonunu beklemeden belirledikleri zarar seviyesine ulaşıldığında geri satın alarak zararı kabul etmeleridir. Uzun vadede finansal enstrümanları alıp satarak para kazanmak için, müşterilerin zararlarını limitlemeyi bilmeleri ve bir disiplinle bunu gerçekleştirmeleri gerekir.”