Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, PKK’nın bütün silahlı güçlerinin haziran sonuna kadar çekilebileceğini söyledi. Demirtaş, “Eğer bu takvimi aynı zamanda, demokratik reformlar için de bir ölçü alacak olursak Parlamento'nun aslında bu yaz çok tatil yapmak yerine biraz daha fazla çalışması gerekebilir.” dedi.
Selahattin Demirtaş, partisinin de katkısı ile düzenlenen Demokrasi ve Barış Konferansı'nda basın mensupları ile bir araya geldi. Basın mensupları ile sohbet eden Demirtaş, süreç ile ilgili açıklamalarda bulundu. Türkiye’de çözüm süreci konuşulmaya başladığından bu yana kamuoyunun büyük bir kısmının demokrasi olmadan barışın olmayacağı, özgürlükler olmadan barışın olmayacağı yönünde haklı bir öneriyi, eleştiri ve kaygıyı dile getirdiğini kaydeden Demirtaş, “Şimdi PKK silahlı güçlerinin sınırların dışına çıkmasının başlaması ile birlikte aslında kısmi olarak başlayan bu barışın, kalıcı hale gelmesi ve sürekli hale gelmesi konusunda artık Türkiye’de demokrasiyi savunan bütün kesimlerin bir araya gelmesi lazım. Bugün Ankara’da gerçekleşen ve partimizin de desteklediği bu konferans işte tam da barışın nasıl kalıcı hale geleceğini, Türkiye’de barışın ve demokrasi başlıklarının nasıl bir araya gelebileceği konularını netleştirecek, bütün bunların yol haritasını çıkartacak ve ortaya çıkacak talepleri takip etmek için nelerin yapılabileceğini deklare edecektir.” diye konuştu.
"BARIŞ TEK BAŞINA HÜKÜMETTEN BEKLENİLECEK BİR ŞEY DEĞİL"
Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Barış dediğimiz şey özgürlüklerle, demokrasi ile taçlandırılacaksa bu tek başına hükümetten beklenilecek bir şey değil. Sadece hükümete güvenerek, hükümete bel bağlanılarak, hükümete inanarak Türkiye’de ne kalıcı barış ne de demokrasi gelişmez. Özgürlük ve barış isteyen herkes kendi taleplerini çok yüksek sesle ciddiyetle dile getirmeli. Alevilerin, Türklerin, Kürtlerin, inançlıların kim ki bu ülkede ‘eziliyorum, haklarım kabul edilmiyor ve görünür değil’ diyorsa şimdi onun tam zamanıdır. Gönül isterdi ki hükümet görevlendirdiği resmi bir heyet aracılığı ile bu konferansı takip edebilmiş olsaydı. Türkiye’de talebi olan kesimler ne istiyor, ne diyor bütün bunların, hükümetin gelip bu salonlarda konuşması lazım. 2 gün sürecek konferans sonucunda ortaya çıkacak yol haritası hepimiz açısından takip edilmesi gereken güzergahı gösterecektir.”
CHP’li Sezgin Tanrıkulu’nun konferansa katılması ile ilgili ise Demirtaş, “Tabi ki siyasiler içerisinde barışa, demokrasiye, çözüme destek verenler var. Aslında her partide var. Zannediyorum parti adına değil, şahsı adına bir katılım olmuştur, ama CHP’nin de demokratikleşme ile ilgili sözü varsa her platformda söylemesini ve bütün bunları savunmasını arzularız tabiî ki.” şeklinde konuştu.
“SİGARA VE ALKOLLE MÜCADELE ETMEK GEREKİR”
Bir soru üzerine TBMM’den geçen alkol düzenlemesini değerlendiren Demirtaş, hükümetin toplumsal düzene, kamusal düzene ilişkin düzenlemelere yasakçı bir bakış açısı ile bakmayı tercih ettiğini savundu. Sigara, alkol benzeri hem kişinin sağlığına hem toplumsal dokuya zarar veren her şey ile mücadele etmek gerektiğini anlatan Demirtaş, Parlamento'dan çıkarılacak yasakçı hükümlerin, uygulama sırasında kişilerin hayat tarzına müdahalelere yol açmaması gerektiğini ifade etti.
“BAŞARILI OLSAYDI 4. MURAT BAŞARILI OLURDU”
Hükümetin bu konudaki politikasını eleştiren Demirtaş, şu ifadeleri kullandı: “Hükümet öyle bir politika izliyor ki sanki bu yasaya karşı çıkan içki, alkol tüketimini savunuyormuş gibi bir durum yaratmaya çalışıyor. Bu doğru değil. BDP olarak bizler de elbette gençlerin, toplumun sigara ve alkolden uzaklaştırılması için gerekli çalışmaların yapılmasını destekleriz, ama bunun yöntemi bütün toplumun hayat tarzını etkileyebilecek yasakçı bir yasa çıkartmak değil. Bunu başka şekillerde de yapabilirsiniz. Bunun en önemli yolu toplumsal bilincin uyandırılmasıdır. Bunun yetmediği yerlerde kısmi yasaklar çıkartılabilir. Yasakçı yöntem başarılı olsaydı 4. Murat başarılı olurdu.”
Süreç kapsamında Türkiye’de ve dışarıda yapacakları konferanslar hakkında bilgi veren Demirtaş, 15-16 Haziran gibi Diyarbakır’da bir konferans vermeyi, haziranın sonu gibi de Brüksel’de bir konferansın olabileceğini belirtti.
“PARLAMENTO'NUN BU YAZ DAHA FAZLA ÇALIŞMASI GEREKEBİLİR”
PKK’nın sınır dışına çekilmesinde gelinen nokta için ise Demirtaş, şöyle konuştu: “Haziranın sonuna kadar PKK’nın bütün silahlı güçleri geri çekilmiş olur. Eğer bu takvimi aynı zamanda, demokratik reformlar için de bir ölçü alacak olursak Parlamento'nun aslında bu yaz çok tatil yapmak yerine biraz daha fazla çalışması gerekebilir. Parlamento bu kadar kritik bir sorunun, çözümün tartışıldığı bir dönemde yasal reformlar ve toplumun beklentisi yeni anayasa için yoğun çalışması lazım.”