Hak-İş Genel Başkanı Arslan, yolsuzluk ve rüşvetin üzerine sonuna kadar gidilmesi gerektiğini, ama Türkiye'yi yeniden dizayn etmek isteyen çevrelerin oyunlarını da görmek gerektiğini söyledi.
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Türkiye Otel, Lokanta ve Eğlence Yerleri İşçileri Sendikasının (OLEYİS) 12. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, daha önce DİSK'e bağlı OLEYİS ile yaklaşık 3,5 yıldır birlikte olduklarını söyledi.
"Biz hem ülkemizin, hem bölgemizin, hem de küremizin bütün mağdurlarının, bize ihtiyaç hisseden bütün mazlumların bizden alacaklı olduğunu ilan ettik" diyen Arslan, ülkenin tüm emekçilerinin de Hak-İş'ten alacağı olduğunu söyledi.
OLEYİS'in büyümesi ve güçlenmesinin Hak-İş'in büyüyüp güçlenmesi anlamına geleceğini de kaydetti.
Kıdem tazminatı
Kıdem tazminatı konusuna da değinen Arslan, kıdem tazminatındaki kafa karışıklığının sebebinin kendileri olmadığını söyledi. Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben Sayın Bakan'a şunu söyledim, buradan da çağrı yapıyorum Hükemete: Hak-İş'in kıdem tazminatı fonu konusundaki taleplerini kabul ediyorsanız biz varız. Çalışmaya, bunu sürdürmeye varız' Birileri olmayabilir. Hükümet bütün yasaları, sosyal tarafların oy birliğiyle mi çıkarıyor? Böyle bir şey yok. Hangi yasa bizim tam istediğimiz gibi çıkar? Sosyal tarafların tam mütabakatı olmaz. Çünkü biz farklı çıkar gruplarıyız. İşveren farklı, işçi farklı. İlla bu çıkar grupları tam uzlaşacak, ondan sonra yasa çıkacak. Demokrasilerde böyle bir şey olmaz. Demokrasilerde nihai kararı Meclis verir.
'Sosyal taraflar anlaşamadı, kalsın bu', olmaz. Bir kangren var, bir yara var. Bu yarayı tedavi etmemiz gerekiyor. Onun için Sayın Bakan'a söyledim, kıdem tazminatı fonu konusunda, devlet garantili bir kıdem tazminatı fonu ve kazanılmış haklara dokunmayan ama mevcut sorunları da çözecek bir modeli istiyoruz, savunuyoruz, arkasında duruyoruz. Hükümet de bu konuda eğer bizimle beraber çalışmayı, bizim görüşlerimizi, bizim önerilerimizi kabul ediyorsa yürüyelim."
"Bir dakika demek gerek"
Arslan, Hak-İş'in, İstanbul merkezli operasyonla ilgili olması gereken yerde durduğunu söyledi.
Türkiye'nin zor bir dönemeçten geçtiğini ifade eden Arslan, "Hırsızlığı, yolsuzluğu, rüşveti, ahlaksızlığı kim yapmışsa sonuna kadar gitmeli ve bunlardan hesap sorulmalı. Bu konuda Hak-İş'in asla ve asla 'aması, fakatı' yok" diye konuştu.
"Hırsız bendense susalım. Hırsız yakınımızsa koruyalım mantığı yok. Kimse, bunun hesabını soracağız. Bu ülkede bakan da olsa, başbakan da olsa, genel müdür de müsteşar da olsa varsa böyle bir şey bunun sonuna kadar gidilmeli. Bunun hesabı sorulmalı" diyen Arslan, ancak bu süreç bir yolsuzluk operasyonundan öte Türkiye'ye yönelik operasyon işaretleri veriyorsa buna da "bir dakika" demek gerektiğini söyledi.
Operasyonlar için aynı anda düğmeye basıldığını, ifadelerin çok hızlı bir şekilde ortaya çıktığını ifade eden Arslan, şunları kaydetti:
"Bir uluslararası operasyonun işaretlerini verecek her türlü veri var. Peki ben bunu görmezden mi geleceğim? Bize 'ye' diyorlar. Bunu yemeyiz. Ortada yolsuzluk ve rüşvet varsa bunun usulü, esası neyse bunun sonuna kadar gidelim ama Türkiye'ye bir yön vermek, Türkiye'yi yeniden dizayn etmek isteyen çevrelerin bu oyunlarını da görmemiz gerekiyor. Paralel devlet ve ona benzer uygulamalar varsa sonuna kadar peşine gidilmeli, ortaya çıkarılmalı. Kim varsa, kimler varsa mutlaka bunlar da deşifre edilmeli, hesap da sorulmalı. Demokrasinin en temel kavramıdır, devlet ortak kabul etmez. Şartlar ne olursa olsun devleti ortaklarla yönetemezsiniz."
Uluslararası güçlerin, Türkiye'yi çevresinde etkin, saygın bir güç olarak istemediğini de belirten Arslan, çözüm sürecini baltalamak isteyenlerin çalıştığını sözlerine ekledi.