Mancini'nin Drogba-Sneijder-Burak üçlüsünden en az birini kulübeye çekmesi yüksek ihtimal...
Galatasaray'da Drogba-Burak-Sneijder üçlüsünün özellikle zorluk derecesi yüksek maçlar için 'lüks' kaldığı daha önce de gündeme gelmiş, ancak "Dünya yıldızı Drogba kesilir mi?" ya da "Şampiyonlar Ligi'nde geçen yıl gol krallığına oynayan Burak kulübede oturur mu?" yorumları yapılmıştı! Aynı tartışmalar Mancini döneminde de yaşanabilir. Türkiye'de "Elinde 3-4 tane iyi santrfor varsa hepsini oynatacak bir model bulunmalı" diye ahkam kesilse de Mancini'nin geçmişine bakmak bu soru için yeterli ipucu verebilir! Aşağıdaki listede İtalyan hocanın elinde bulundurduğu santrforların isimleri yer alıyor. Mancini böyle müthiş hücum rotasyonlarına karşın hiçbir zaman 2 forvetten ötesine şans vermedi. Inter'de daha defansif, az pozisyona giren, az pozisyon veren dizilişten hiç vazgeçmedi. Manchester City'de de neredeyse hepsi transfer rekorlarıyla takıma katılan Tevez-Agüero-Dzeko-Balotelli dörtlüsünden ikisi oynadı, ikisi hamle oyuncusu olarak kulübede kaldı.
BİR ROBERTO MANCİNİ ANALİZİ...
Galatasaray'da herkes Fatih Terim sonrası Roberto Mancini'nin neler yapacağını, G.Saray'ın nasıl bir dönüşüm yaşayacağını merak ediyor. Gelin 12 yıl öncesine gidelim, Fatih Terim'in Fiorentina'sına bakalım, ipuçları arayalım... İtalya'nın pek alışık olmadığı şekilde savunmayı ikinci plana atan ve bol gol atan bir takım oluşturmuştu Terim. Mor Menekşeler'in elinde Nuno Gomes, Chiesa, Mijatovic gibi forvetler ve Rui Costa gibi bir maestro vardı. İmparator bu 3 santrfordan ikili bir forvet hattı oluşturmuş, arkalarına da Rui Costa'yı '10 numara' pozisyonuna yerleştirmişti. Terim'in ayrılmasından sonra Floransa ekibinin başına geçen de Roberto Mancini'ydi... Özellikle deplasmanda oynanan zorluk düzeyi yüksek maçlarda; Mancini damgası vurulmaya başlandı Fiorentina'ya... 2 forvet 1'e indi, Rui Costa'nın önüne tek santrfor yerleştirildi. Terim'in 4-3-1-2 dizilişi artık 4-4-1-1'e dönmüştü.
4-4-2 YERİNE AYSAL SİSTEMİ!
Dönelim bugüne... Fatih Terim, G.Saray'daki 3. döneminin ilk yılında (2011-12) 4-2-3-1'le yola çıkmış, bu sistemden istediğini alamayınca 4-4-2'ye dönüş yapmıştı. Melo-Selçuk ikilisinin müthiş iş çıkarmasıyla Türkiye Ligi'ni kusursuza yakın domine eden bir takım haline dönüştü G.Saray... Ancak geçen yıl Terim'in karşı çıktığı Sneijder'ın gelişi, ardından Drogba'nın transferi o kusursuz sistemin 'raf ömrünü doldurması' anlamına geliyordu. Artık Terim'in sistemi değil, başkan Ünal Aysal'ın 'çilek dizilişi' vardı! Buradaki kritik soru şu: Bu 'çilek' sistemine Mancini uyum sağlar mı? Pek kolay görünmüyor. Ancak "Sneijder'ı da alırım, onu oynatacak hocayı da" diyerek Terim'e 'gider' yapan Aysal'ın, 3 yıl için 12.5 milyon Euro sayacağı Mancini'ye kendisine uygun bir sistem yaratma şansı tanıması yüksek ihtimal!
SAVUNMA BAKANI!
Peki Mancini'nin modeli ne? İşte baştaki Fiorentina öyküsünün önemi burada ortaya çıkıyor. Terim'in Fiorentina'daki 4-3-1-2'sini 4-4-1-1'e çeviren Mancini'nin Sneijder'ın önünde Drogba-Burak ikilisini kullanması pek yakın ihtimal gibi görünmüyor. Dolayısıyla özellikle deplasmandaki zor rakiplere karşı 'güvenlik önlemi yüksek' kadroları seven İtalyan hocanın bugün Juventus karşısına bu üçleden birini kulübeye çekmesi sürpriz olmaz. Oyuncular sahada olsa bile takımın 4-5-1 gibi kontrollü bir sisteme dönüşmesi kaçınılmaz.