Beşiktaş'ın transfer gündeminde olan Ronaldinho'nun kariyeri başarılarla dolu.

Ronaldo de Assis Moreira, nam-ı diğer Ronaldinho... Çok değil 6,7 yıl öncesine kadar dünyanın en iyi futbolcusuydu o. Şimdilerde adı Beşiktaş ile anılan yıldız futbolcunun kariyer hikayesine bir göz atalım...

8 YAŞINDA BABASINI KAYBETTİ

21 Mart 1980 tarihinde Brezilya‘nın Porto Alegre şehrinde doğan Ronaldinho, 3 kardeşten en küçüğüdür. 8 yaşında babasını kaybeden Brezilyalı yıldız, yokluklar içinde geçen çocukluk yıllarının ardından abisi Assis'in desteğiyle futbola başlamış, küçük yaşına rağmen yetenekleriyle izleyen herkesi kendisine hayran bırakmıştı.

Bu sıradışı yetenekleri kısa sürede keşfedilen Brezilyalı süperstar, Gremio'nun alt yapısına girerek profesyonel olma yolunda ilk adımını atıyordu.

1997 yılında Mısır'da düzenlenen 17 yaş altı Dünya Kupası için Brezilya Milli Takımı aday kadrosuna çağırılan Ronaldinho, attığı goller ve ortaya koyduğu futbolla turnuvanın en değerli oyuncusu seçildi.

Artık Ronaldinho basamakları hızla çıkmayı başaran bir yıldız adayıydı. Turnuvada gösterdiği performansla kulübü Gremio ona sözleşme teklif etmiş, imzayı atan Ronnie böylece artık profesyonel bir futbolcu olmuştu.

Gremio forması altında gösterdiği performansla kısa sürede Avrupa'nın büyük kulüplerinin dikkatini çekmeyi başaran Brezilyalı futbolcu, 2001 yılında Fransa'nın köklü kulüplerinden biri olan PSG'den gelen teklifi hiç düşünmeden kabul edip Avrupa'nın yolunu tutmuştu.

İLK AVRUPA MACERASI PSG İLE BAŞLADI

Ronaldinho ilk kez Avrupa futbol piyasasında boy gösterecekti. Birinci sezonunda Fransa kariyeri pek de parlak geçmedi. Çıktığı 28 maçta 9 gol kaydeden Brezilyalı yıldız Paris'in gece hayatına kapıldı ve dönemin PSG Teknik Direktörü Luis Fernandez'le arası açıldı.

Ronaldinho ikinci sezonunda Fransa Ligi futboluna alışsa da aklında daha büyük bir kulüpte oynama hevesi vardı. PSG, Avrupa kupalarına katılamayınca Ronaldinho'nun sözleşmesine koydurduğu bir madde gereği yıldız futbolcuyu satış listesine koydu.

DÜNYANIN EN İYİ FUTBOLCUSU KABUL EDİLDİ

Brezilyalı yıldız, 2002 Dünya Kupası'nda gösterdiği performansla artık dünya futbolunda ortalığı kasıp kavuracak yeni bir yıldız geliyor dedirtiyordu. İngiltere ile İspanya'nın iki devi M.United ile Barcelona Ronaldinho'yu transfer etmek için kıyasıya bir yarış içine girmişti.

Herkes Ronaldinho'nun yeni sezonda M.United forması giymesine kesin gözüyle bakarken Barcelona Başkanı Joan Laporta kesenin ağzını açarak Brezilyalı süperstarı renklerine bağlamıştı.

Ronnie, PSG yıllarının aksine Barcelona formasıyla sezona harika bir giriş yaptı. Ortaya koyduğu futbolla İspanyol taraftarları kendisine hayran bırakan yıldız futbolcu ilk sezonunda ligde çıktığı 32 maçta 15 gol atmayı başarmış ancak takımı ligi 2. sırada bitirmişti.

Ronaldinho, İspanya La Liga şampiyonluğunu ise Barcelona forması altında geçirdiği 2. yılında ulaşabildi. Katalan ekibi yıllar sonra lig şampiyonluğuna ulaşsa da bu Brezilyalı futbolcuyu tam anlamıyla tatmin etmemişti çünkü aklı Şampiyonlar Ligi şampiyonluğundaydı.

Barcelona, 2005-2006 sezonunda Arsenal'le oynadığı final mücadelesini 1-0 geriye düşmesine rağmen 2-1 kazanarak Şampiyonlar Ligi şampiyonu olmuş, Brezilyalı yıldız Ronaldinho da çok arzuladığı Devler Ligi şampiyonluğuna nihayet ulaşmıştı.

SON SEZONUNDA DÜŞÜŞE GEÇİNCE MİLAN'A SATILDI

Ronnie artık herkesin kabul ettiği üzere o dönem dünyanın en iyi futbolcusuydu. Ortaya koyduğu futbolla, kişiliği ve sıcak kanlılığıyla taraflı tarafsız herkesin saygı duyduğu bir star haline gelmişti.

Ronaldinho, bir sonraki sezon da istikrarlı futbolunu koruyup çıktığı 41 maçta 23 gol atmayı başarsa da o sezon La Liga'yı şampiyon tamamlayan ekip Real Madrid'di.

Real Madrid'in 2007-2008 sezonunu da şampiyon tamamlaması Barcelona'da çanların çalmasına neden olmuştu. Brezilyalı yıldız Katalan ekibindeki son senesinde ligde çıktığı 17 maçta 8 gol atarken yavaş yavaş gözden düşmeye başlamıştı.

2008-2009 sezonuna kabuk değişikliğiyle başlamak isteyen Barcelona, Ronaldinho'yu 25 milyon eurp karşılığında İtalyan devi Milan'a sattı.

İTALYA'DA İNİŞLİ ÇIKIŞLI BİR GRAFİK ÇİZDİ

2008-2011 yılları arasında Milan forması giyen Ronaldinho genel olarak inişli çıkışlı bir grafik çizdi. İlk sezonunda 33 maça çıkan ve 9 gol atmayı başaran Ronnie kendisinden beklenileni henüz verememişti. Brezilyalı yıldız , ikinci sezonunda daha iyi bir görüntü çizdi. Çıktığı 43 maçta 15 gol atan Ronaldinho, takımı Milan'ın lig şampiyonluğuna ulaşmasını sağlayamadı.

2010-2011 sezonunda eski halinden çok uzak olan Ronaldinho, çıktığı 16 maçta sadece 1 gol atabilmişti. Yıldız futbolcunun bu istikrarsız hali iyice gözden düşmesine neden oldu.

Milan'la da ipleri koparan yıldız futbolcu 10 yıl süren Avrupa macerasının ardından ülkesi Brezilya dönme kararı almıştı.

FLAMENGO KULÜBÜ BATINCA SERBEST KALDI

Brezilya'nın Flamengo takımıyla 4 yıllık sözleşme imzalayan Ronnie ilk sezonunda çıktığı 33 maçta 16 attı. Yıldız futbolcu Brezilya kulübünün yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle yıllık ücretini alamayınca kulüple bağlarını kopardı ve serbest kaldı.

LİBERTADORES KUPASI'NI KAZANDI

Bir başka Brezilya kulübü Atletico Mineiro'yla anlaşan Ronnie kısa sürede yeniden kalitesini ispatladı. Yıldız futbolcu Atletico Mineiro formasıyla çıktığı toplam 63 maçta 24 gol attı. Ronaldinho takımının geçen sezon Libertadores Kupası'nı kazanmasında da önemli rol oynadı.