Cenab-ı Erhamürrâhimîn bu Ramazan-ı Mübareke’nin hürmetine, Rahmeten lil-Âlemîn olan Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm’ın ümmetine rahmetiyle imdat eylesin. Âmin. Âsâr-ı gadab-ı İlâhî olan âfât ve dalâletlerden muhafaza eylesin. Âmin. Ve Risale-i Nur şakirtlerini neşr-i envâr-ı Kur’âniyede muvaffak eylesin.
Aziz, sıddık kardeşlerim,
Sizin mübarek Ramazan-ı Şerifinizi tebrik ediyoruz. Cenab-ı Erhamürrâhimîn bu Ramazan-ı Mübareke’nin hürmetine, Rahmeten lil-Âlemîn olan Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm’ın ümmetine rahmetiyle imdat eylesin. Âmin. Âsâr-ı gadab-ı İlahî olan âfât ve dalâletlerden muhafaza eylesin. Âmin. Ve Risale-i Nur şakirtlerini neşr-i envâr-ı Kur’âniyede muvaffak eylesin. Âmin.
(.....)
Umum kardeşlerimize ve hemşirelerimize selâm ve duâ ederiz. Ve mübarek dualarını bu mübarek Ramazan-ı Şerif’te ve bire bin kazancı kazandıran eyyam ve leyâli-i mübarekede rica ediyoruz.
Kastamonu Lâhikası, s. 216, Mektup No: 104
***
Umum kardeşlerimizin gelecek mübarek Ramazan-ı Şerifinizi ve geçmiş Beraat gecelerinizi bütün ruh u canımızla tebrik ediyoruz. Cenab-ı Hak, onların ve bizlerin hakkımızda bu Ramazan’daki Leyle-i Kadrimizi bin aydan hayırlı ve bin ay kadar medar-ı sevap eylesin, Ümmet-i Muhammediyeye saadet ve selâmet versin. Amin.
Hem cümlenize birer birer selam eden kardeşiniz Said Nursi .
Emirdağ Lâhikası, s. 47
***
Aziz, sıddık kardeşlerim,
Evvelâ: Bütün ruh u canımla mübarek Ramazanınızı tebrik ederim. Ve o mübarek şehirde ettiğiniz duâların, Cenab-ı Hak yanında makbul olmasını Erhamürrâhimîn’den niyâz ederim.
Saniyen: Bu seneki Ramazan-ı Şerif hem âlem-i İslam için, hem Risâle-i Nur şakirtleri için gayet ehemmiyetli, pek çok kıymetlidir.
Risâle-i Nur şakirtlerinin iştirâk-i âmâl-i uhreviye düstur-u esasiyeleri sırrınca, herbirisinin kazandığı miktar, herbir kardeşlerine aynı miktar defter-i âmâline geçmesi, o düsturun ve rahmet-i İlâhiyenin muktezası olmak haysiyetiyle, Risâle-i Nur dairesine sıdk ve ihlâsla girenlerin kazançları pek azim ve küllîdir. Herbiri, binler hisse alır. İnşâallah, emval-i dünyeviyenin iştirâki gibi inkısam ve tecezzî etmeden, herbirisine, aynı amel defterine geçmesi, bir adamın getirdiği bir lâmba, binler aynaların herbirisine aynı lâmba inkısam etmeden girmesi gibidir.
Demek, Risale-i Nur’un sadık şakirtlerinden birisi leyle-i Kadr’in hakikatini ve Ramazan’ın yüksek mertebesini kazansa, umum hakikî sadık şakirtler sahip ve hissedar olmak, vüs’at-i rahmet-i İlâhiyeden çok kuvvetli ümitvârız.
*
Aziz, sıddık, mübarek, kahraman kardeşlerim,
Evvelâ: Bu mübarek Ramazan’da, iştirâk-i âmâl düstur-u esasiyle, herbir has kardeşimizin kırk bin dili bulunan bir melâike hükmünde, kırk bin dillerle, yani kardeşlerin adedince manevî dilleriyle ettikleri ve edecekleri duâlar, rahmet-i İlahiye nezdinde makbul olmasını, o lisanlar adedince, Cenab-ı Erhamürrâhimîn’den niyaz ediyoruz. Bu mahiyetteki Ramazan’ınızı tebrik ediyoruz.
Kastamonu Lâhikası, s. 65
LÛGATÇE:
iştirâk-i âmâl-i uhreviye: Ahirete yönelik amellerde ortaklık.
defter-i âmâl: Amel defteri.
emval-i dünyeviye: Dünyevî mallar.
inkısam: Kısımlara ayrılma, bölünme.
tecezzî: Parçalanma.
vüs’at-i rahmet-i İlâhiye: Allah’ın geniş rahmeti.