''SPK'nın bu adımı yabancıları ürkütür''

Eski SPK Başkanı Doğan Cansızlar, SPK'nın Gezi eylemleri sürecinde sermaye piyasasında başlattığı takibe ilişkin THELİRA'ya değerlendirmelerde bulundu.

''SPK'nın bu adımı yabancıları ürkütür''

CEREN DİLEKÇİ / SPK'nın ‘Gezi’ eylemleri sürecinde sermaye piyasasında gerçekleşen işlemlere ilişkin başlattığı takip büyük yankı uyandırdı. 

Sermaye Piyasası Kurulu, borsada ''faiz lobisi ve dış mihraklar'' arayışına girdi. Kurum, 20 Mayıs-19 Haziran arasında yapılan işlemleri, yazılan raporları ve aracı kurum çalışanlarını incelemeye alarak bugüne kadar görülmemiş büyük çaplı bir araştırma başlattı.

 

''SPK GEZİ TAKİBİNE BAŞLADI'' haberini okumak için tıklayın..

 

SPK'nın incelemesini THELİRA'ya değerlendiren SPK Eski Başkanı Doğan Cansızlar, faiz lobisi, dış mihraklardan bahsedildiği bu ortamda SPK'nın, ''Yabancı oyunculardan kimler, hangi gruplar olayları fırsat bilerek piyasaların dalgalanmasına sebep oldular?'' sorusuna yanıt aradığını söyledi.

 

''SPK YABANCI YATIRIMCILARIN KİŞİ BAZINDA İZLENMESİNİ İMKANSIZ HALE GETİRDİ''

 

SPK'nın aracı kuruluşlar nezdindeki özellikle yabancı yatırımcı hareketlerini takip etmek amacıyla bu bilgileri istediğini kaydeden Cansızlar, SPK'nın geçtiğimiz sene yayımladığı tebliğ değişikliği ile yabancı yatırımcıların kişi bazında izlenmesini imkansız hale getirdiğini hatırlattı.

 

Cansızlar, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Aracı kuruluşlar nezdindeki tüm yatırımcıların hareketlerinin Merkezi Kayıt Kuruluşu'nda kayıt altına alınıp isim bazında izlenmesi esası getirilmişti fakat daha sonra tebliğ değişikliği ile SPK yabancı yatırımcıları bundan ayrı tuttu. Yani Merkezi Kayıt Kuruluşu'nda Türk yatırımcılar isim bazında izlenirken, yabancı yatırımcılar izlenmekten çıkarıldı, onun yerine yabancı aracı kuruluşlar altında izlenmeye başlandı. Dolayısıyla SPK'nın şu aşamada bu bilgileri bu ayrıntıda istemesinin pek bir etkisi olmaz. Çünkü yabancı yatırımcılar Merkezi Kayıt Kuruluşu'nda isim bazında izlenmiyor, onun yerine yabancı aracı kuruluş bazında toplu halde izleniyor. SPK burada, Londra ya da New York merkezli bir yatırım kuruluşunun yaptığı toplu alımlar ya da piyasadan aldığı alımları görebilir. Fakat bu aracı kuruluş bazında olur. Kişi bazında izleme imkanı kendi çıkardığı bir tebliğ değişikliği ile imkansız hale getirildi. Diyelim ki yabancı bir aracı kuruluş talimat veriyor, ama onların arkasında kimler bu talimatı veriyor o belli değil. O zaman SPK daha detayına inerek isimlerini istemeye başlar. O zaman da aynı sorunla karşı karşıya kalır. Yabancılar isim bazında kendilerinin bu piyasalarda izlenmesini istemiyor. SPK'nın böyle bir şeye girmesi yabancı yatırımcıları ürkütür''

 

''BU BİR ÇELİŞKİDİR''

 

Borsanız yüzde 67'sinin yabancılardan oluştuğunu hatırlatan Cansızlar, ''Yabancılar ismen izlenmeyecektir diye daha önce yapılan düzenlemede gerisin geriye gelerek bu işlemleri kim yaptı diye sorgulamaya başlıyorsunuz. Bu bir çelişkidir. Yani SPK'nın yaptığı yasal olarak doğru ama aracı kuruluş bazında ancak kimlerin alım satım yaptığını bilebilir. Yabancı aracı kuruluşun müşterisi yani şahıs bazında bunları takip etmeleri mümkün değil çünkü geçen sene çıkardıkları tebliğ ile bunu ortadan kaldırdılar'' dedi.

 

Borsada dış mihrak, faiz lobisi olup olmadığının araştırmasının yapıldığını kaydeden Cansızlar, ''Yabancı da yerli de olsa yatırımcılar bu tür piyasa hareketlerinden ya da bu tür toplumsal hareketlerden kazanç elde etmeye çalışır. Siz bu zemini piyasalar için hazırlarsanız, buna imkan verirseniz yerli de yabancı da bundan faydalanma yolunu seçebilir, bunu da göz ardı etmemek lazım. Önce kendi mutfağımızı temiz bulunduralım ki, mikropların üremesine engel olalım. Piyasaların asli işleyişini sağlayalım ki, ondan sonra yerli ya da yabancı yatırımcılardan piyasayı bozan var mı ona göre bakalım. Siz piyasayı bozucu bir takım olaylara zemin hazırlıyorsunuz arkasından da acaba kim yaptı diye sorguluyorsunuz'' değerlendirmesinde bulundu.

 

''YATIRIMCI ÇEKER BAŞKA YERE GİDER, İHTİYATLI OLMAKTA FAYDA VAR''

 

Eski SPK Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü: ''Yüzde 67'si yabancıların olduğu bir borsada yabancı yatırımcıları mercek altına alarak onların ürkmesine zemin hazırlamak bana göre doğru değil. Sermaye zaten sıcak paradır. Yatırımcı çeker başka yere gider. O zaman da borsa daha da çöker. Sermaye Piyasaları ile ilgili atılacak adımlar çok temkin ile atılması gereken adımlar olmalı. İnceleme yapacaksanız davul zurna ile değil de onun başka yöntemleri vardır. Zaten elektronik ortamda hepsinin kayıtlarını izlemek mümkün. Dolayısıyla ihtiyatlı olmakta büyük yarar var diye düşünüyorum. Eğer bizim borsada yabancı yatırımcının oranı çok daha düşük olsaydı bu kadar etkilenmezdi ama maalesef bizim borsanın yapısı bu. Yabancı yatırımcıyı ürkütecek zemini hazırlarsanız o insanlar da bu piyasalardan çıkar, başka güvenli limanlarda yatırım yapmaya çalışır. İstanbul'un finans merkezi olması yolunda hızla ilerleyen piyasa açısından bu tür davranışları olumlu bulmuyorum''