İngiltere’nin Balcombe köyü civarında yapılan kaya gazı hidrolik sondaj çalışması protestolara neden oldu.

Amerika'da hidrolik kırılma yardımıyla kaya gazı çıkarılması büyük başarıya ulaştı. Bununla birlikte, dünyada daha ucuz yakıt fiyatlarının olacağı yeni bir sanayi döneminin başlamasına dair bir istek oluştu; fakat her yerin konjonktürünün birbirinden farklı olması dolayısıyla, verilen tepkiler de farklılık gösterdi.
CNBC international'ın haberine göre, Avrupa'da Amerika'da olduğundan çok daha farklı bir planlama yasası ve nüfus yoğunluğuna sahip, ayrıca buradaki altyapı ve teknoloji de Amerika'ya oranla daha sınırlı. Bu nedenle konu hakkında Avrupa'da çok fazla uyumsuzluk ve karşıt görüş ortaya çıktı.
 
Pazartesi günü, içlerinde İngiltere parlamentosun üyelerinin de bulunduğu kalabalık İngiltere’nin küçük Balcombe köyü civarında yapılan kaya gazı hidrolik sondaj çalışmasını protesto etmek için toplandı. Ülkenin güneyindeki çalışma sahasında toplanan çevreciler, yaklaşık bir kilometrelik yürüyüşte sondajı yapan Cuadrilla şirketini de protesto etti. Londra'nın sadece 40 mil uzağında bulunan Balcombe köyündeki protestolar, polis ile göstericiler arasında arbede yaşanmasına neden oldu.
 
Çevreciler, tortul kayaçların içinde yer alan ve hidrolik sondajla çıkarılan kaya gazının doğaya zarar vereceğini savunuyor. Sondaj çalışmasını yapan şirket ise eylemi kınayarak operasyonlarının yasal, onaylanmış ve güvenli olduğunu öne sürdü.
 
Başbakan David Cameron, kaya gazının İngiltere’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltacağı, yeni iş alanları yaratacağı ve doğal gaz faturalarını düşüreceği gerekçesi ile çalışmalara kamu desteği sağlanması gerektiğini söylemişti.
 
 
Almanya'da da, bira üreticileri de devlete karşı hidrolik kırılmayı önlemek için, pis yeraltı suyunun ülkenin bira sanayisini kötü etkileyeceğini düşündüklerinden, aralarında kulis çalışmaları yaptılar. Konu hakkında Salı günü CNBC mikrofonlarına konuşan Almanya Biracılar Birliği basın sözcüsü Mark-Oliver Huhnholz '' Hiç kimse, hidrolik kırılma, yeraltı su arzına zarar verirse ne olacağını bilmiyor. Eğer Amerika ile kıyaslarsanız arada çok farkın olduğunu göreceksiniz, Amerika'da hiç kimsenin yaşamadığı yerler var ve bu çalışma oralarda yapılıyor. Burada ise insanlar bu bölgelere çok yakın oturuyorlar'' şeklinde konuştu.
 
Kaya gazının karşısında olan Avrupa'nın bir kısmı ise yenilenebilir enerjinin enerji ihtiyacı için gerçek çözüm olduğuna inanıyorlar. Avrupa Birliği 2020 yılına kadar enerjisinin yüzde 20lik kısmını bu yolla sağlamak istiyor ve devletler güneş ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerjiler için trilyon dolarlar harcıyorlar.
 

Başbakan David Cameron, kaya gazının İngiltere’nin enerjide dışa bağımlılığını azaltacağı, yeni iş alanları yaratacağı ve doğal gaz faturalarını düşüreceği gerekçesi ile çalışmalara kamu desteği sağlanması gerektiğini söylemişti.

İngiltere’de yaklaşık 1.3 trilyon metreküp kaya gazı rezervi olduğu sanılıyor.