Bu hafta öne çıkan Fitch'in değerlendirmesi ve Merkez Bankası Başkanı Başçı'nın konuşmasının mesajları yerine ulaştı mı?
Bu hafta yurtiçi piyasaları etkilemesi beklenen iki önemli gündem vardı;
1-Kredi derecelendirme kurumu Fitch, Türkiye’nin görünümünü ve notunu değiştirir mi?
2-TCMB Başkanı Erdem Başçı’nın yerel seçimler sonrası ilk mesajından ne çıkar?
Öncelikle 3 Nisan Perşembe günü beklenti üzerinde ve oldukça yüksek açıklanan enflasyon rakamı sonrası TCMB Başkanı Başçı’nın Londra konferansı daha fazla önem kazandı. Çünkü %8,39 ile 2013 Ağustos ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaşan enflasyon, son 7 yılın en yükseği olan %9,32’lik çekirdek enflasyon ve öte yandan 2 yıldan sonra ilk kez “en yüksek enflasyona sahip gelişen ülke” konumuna gelmemiz piyasanın da Başçı üzerindeki merceğini büyüttü.
Peki TCMB Başkanı Erdem Başçı Londra sunumundan piyasa ne anladı?
Son gelen yüksek enflasyon rakamından sonra enflasyonun Haziran ayına kadar bu seviyelerde yüksek kalmaya devam edeceğini söyledi. Büyüme ile ilgili ise Başçı’nın çok endişeli olmadığı dikkat çekti. İhracatın büyümeyi destekleyeceğini vurgulayan Başçı, bu sene büyümedi zayıflığın sınırlı kalacağını ve piyasa beklentisinin üzerinde olabileceğini savundu. Türk Lirası’nın değer kaybının önüne geçen fakat tahvil faizlerinin yükselişini tetikleyen sıkılaştırıcı para politikası ise TCMB tarafından son hız uygulanmaya devam edilecek. Başçı böylece sıkılaştırıcı para politikası ve makro ihtiyati tedbirler ile kredi büyümesini sınırlamayı ve enflasyonu kontrol altında tutmayı hedeflediğini bir kez daha göstermiş oldu.
Diğer taraftan son dönemlerde sıkça tartışılan munzamlar ile ilgili; TL munzamlara ihtiyaç duyulması halinde faiz ödenebileceğini fakat faiz oranının %2.5-3 arasında olabileceğini belirtti. Bu durumda piyasa, bankaların ROK mekanizmasını eskisi gibi kullanmaya devam edeceklerini düşünüyor. Bankaların 2014 karlarına etkisinde daha önce %5 faiz kullanarak hesaplanılan alt bant, %2.5 kar artışının altında olacaktır. %2.5-3 arasında faiz ödenmesi halinde ise 2014 karlarındaki artış %1.5 civarında olması bekleniyor. Bu faiz ödenmesinin sınırlı kalmasının bankacılık endeksi üzerinde son dönemdeki hızlı yükseliş sonrası bir miktar baskı yaratabileceği bekleniyor.
Fitch sürpriz yapmadı fakat 3 önemli noktaya dikkat çekti;
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye'nin BBB- notunu teyit etti ve görünümünü durağan olarak belirledi. Ancak Türkiye ekonomisindeki oynaklığın devam ettiğini belirtti.
1- Büyümeye dikkat:
Türkiye'nin 2014 büyüme tahminini %3.2'den %2.5'e ve 2015 tahminini de %3.8'den %3.2'ye indiren Fitch, TCMB Başkanı Başçı’nın büyüme konusundaki pozitifliğini gölgeledi. 2011 başlarında %12 üzerinde oran Türkiye büyümesinin, 2013 sonu itibari ile %4,4’e gerilemesi ve önümüzdeki dönemde de %2,5 dolaylarında olacağının beklentisi ekonomistler tarafından da negatif yorumlanmaya devam ediyor.
2- Siyasi riskler devam edebilir:
Siyasi risklere de önemli yer ayıran Fitch açıklamasında, "Siyasi riskler Türkiye için bir bilinmeyen olmaya devam ediyor. Önümüzdeki iki seçime kadar siyasi gerilim sürer ve ekonomik görünüm gölgelenir. Artan siyasi gerilim, hükümetin etkinliğini azaltırsa not için ayarlama yapılabilir" ifadelerine yer verildi. Bu noktada son yaşanan siyasi gerginlikle ile 2012 seviyeleri olan 275 bp üzerine yükselen 5 yıllık CDS primleri son yerel seçimlerden sonra yeniden 220 seviyelerinin aşağısına gerilediğini hatırlatalım.
3- Cari açıkta iyileşme hız kazanabilir:
Cari İşlemler açığındaki iyileşmenin hız kazanacağını belirterek, şuan %7,97 olan Cari işlemler açığı/GSYH oranının 2014'te %6'ya 2015'te %5'e ineceğini öngördü. Bu noktada hem Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın Bloomberg HT’ye verdiği özel röportajda dikkat çektiği enerji ithalatı hem de TCMB Başkanı Başçı’nın tüketici kredi artışındaki yavaşlama diğer kredilere kıyasla daha çok, bu da cari açık için olumlu açıklamalarının önümüzdeki günlerde daha yakın marja alınacağını hatırlattı.
Sonuç olarak bizi ilgilendiren not hikayesi ile ilgili Fitch, kredi büyümesi ve cari açığı artıracak politikaların da not ayarlamasına neden olabileceğini ve uzun vadede düşük enflasyon ile cari açık sağlanırsa yapısal reformların pozitif not ayarlamasına yol açacağını belirtmesi piyasalara yön verdi.
Sırasını salan Fitch’den sonra şimdi gözler 11 Nisan Moody’s ve 23 Mayıs’ta gerçekleşecek S&P’nin Türkiye kredi notuna ilişkin açıklamlarında olacak…
Bloomberg HT Araştırma
Güzem Yılmaz
FITCH VE BAŞÇI’NIN MESAJLARI YERİNE ULAŞTI MI?
Bu hafta yurtiçi piyasaları etkilemesi beklenen iki önemli gündem vardı;
1-Kredi derecelendirme kurumu Fitch, Türkiye’nin görünümünü ve notunu değiştirir mi?
2-TCMB Başkanı Erdem Başçı’nın yerel seçimler sonrası ilk mesajından ne çıkar?
Öncelikle 3 Nisan Perşembe günü beklenti üzerinde ve oldukça yüksek açıklanan enflasyon rakamı sonrası TCMB Başkanı Başçı’nın Londra konferansı daha fazla önem kazandı. Çünkü %8,39 ile 2013 Ağustos ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaşan enflasyon, son 7 yılın en yükseği olan %9,32’lik çekirdek enflasyon ve öte yandan 2 yıldan sonra ilk kez “en yüksek enflasyona sahip gelişen ülke” konumuna gelmemiz piyasanın da Başçı üzerindeki merceğini büyüttü.
Peki TCMB Başkanı Erdem Başçı Londra sunumundan piyasa ne anladı?
Son gelen yüksek enflasyon rakamından sonra enflasyonun Haziran ayına kadar bu seviyelerde yüksek kalmaya devam edeceğini söyledi. Büyüme ile ilgili ise Başçı’nın çok endişeli olmadığı dikkat çekti. İhracatın büyümeyi destekleyeceğini vurgulayan Başçı, bu sene büyümedi zayıflığın sınırlı kalacağını ve piyasa beklentisinin üzerinde olabileceğini savundu. Türk Lirası’nın değer kaybının önüne geçen fakat tahvil faizlerinin yükselişini tetikleyen sıkılaştırıcı para politikası ise TCMB tarafından son hız uygulanmaya devam edilecek. Başçı böylece sıkılaştırıcı para politikası ve makro ihtiyati tedbirler ile kredi büyümesini sınırlamayı ve enflasyonu kontrol altında tutmayı hedeflediğini bir kez daha göstermiş oldu.
Diğer taraftan son dönemlerde sıkça tartışılan munzamlar ile ilgili; TL munzamlara ihtiyaç duyulması halinde faiz ödenebileceğini fakat faiz oranının %2.5-3 arasında olabileceğini belirtti. Bu durumda piyasa, bankaların ROK mekanizmasını eskisi gibi kullanmaya devam edeceklerini düşünüyor. Bankaların 2014 karlarına etkisinde daha önce %5 faiz kullanarak hesaplanılan alt bant, %2.5 kar artışının altında olacaktır. %2.5-3 arasında faiz ödenmesi halinde ise 2014 karlarındaki artış %1.5 civarında olması bekleniyor. Bu faiz ödenmesinin sınırlı kalmasının bankacılık endeksi üzerinde son dönemdeki hızlı yükseliş sonrası bir miktar baskı yaratabileceği bekleniyor.
Fitch sürpriz yapmadı fakat 3 önemli noktaya dikkat çekti;
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye'nin BBB- notunu teyit etti ve görünümünü durağan olarak belirledi. Ancak Türkiye ekonomisindeki oynaklığın devam ettiğini belirtti.
1- Büyümeye dikkat:
Türkiye'nin 2014 büyüme tahminini %3.2'den %2.5'e ve 2015 tahminini de %3.8'den %3.2'ye indiren Fitch, TCMB Başkanı Başçı’nın büyüme konusundaki pozitifliğini gölgeledi. 2011 başlarında %12 üzerinde oran Türkiye büyümesinin, 2013 sonu itibari ile %4,4’e gerilemesi ve önümüzdeki dönemde de %2,5 dolaylarında olacağının beklentisi ekonomistler tarafından da negatif yorumlanmaya devam ediyor.
2- Siyasi riskler devam edebilir:
Siyasi risklere de önemli yer ayıran Fitch açıklamasında, "Siyasi riskler Türkiye için bir bilinmeyen olmaya devam ediyor. Önümüzdeki iki seçime kadar siyasi gerilim sürer ve ekonomik görünüm gölgelenir. Artan siyasi gerilim, hükümetin etkinliğini azaltırsa not için ayarlama yapılabilir" ifadelerine yer verildi. Bu noktada son yaşanan siyasi gerginlikle ile 2012 seviyeleri olan 275 bp üzerine yükselen 5 yıllık CDS primleri son yerel seçimlerden sonra yeniden 220 seviyelerinin aşağısına gerilediğini hatırlatalım.
3- Cari açıkta iyileşme hız kazanabilir:
Cari İşlemler açığındaki iyileşmenin hız kazanacağını belirterek, şuan %7,97 olan Cari işlemler açığı/GSYH oranının 2014'te %6'ya 2015'te %5'e ineceğini öngördü. Bu noktada hem Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın Bloomberg HT’ye verdiği özel röportajda dikkat çektiği enerji ithalatı hem de TCMB Başkanı Başçı’nın tüketici kredi artışındaki yavaşlama diğer kredilere kıyasla daha çok, bu da cari açık için olumlu açıklamalarının önümüzdeki günlerde daha yakın marja alınacağını hatırlattı.
Sonuç olarak bizi ilgilendiren not hikayesi ile ilgili Fitch, kredi büyümesi ve cari açığı artıracak politikaların da not ayarlamasına neden olabileceğini ve uzun vadede düşük enflasyon ile cari açık sağlanırsa yapısal reformların pozitif not ayarlamasına yol açacağını belirtmesi piyasalara yön verdi.
Sırasını salan Fitch’den sonra şimdi gözler 11 Nisan Moody’s ve 23 Mayıs’ta gerçekleşecek S&P’nin Türkiye kredi notuna ilişkin açıklamlarında olacak…