Yetkili sendika Memur-Sen'in Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Başbakan Erdoğan ile görüşerek, taleplerini iletti. Memurların işte o talepleri:
İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde yapılan görüşmede Gündoğdu, Başbakan Erdoğan'a başta akademik zam, 4-C'li personelin kadroya alınması, ataması yapılacak öğretmen sayısının 40 binden en az 80 bine çıkartılması, İş ve meslek danışmanlarının maaş mağduriyetinin giderilmesi, disiplin cezalarının affı, 28 Şubat mağdurlarının sosyal güvenlik hakları, 2005 yılından sonra göreve başlayan memurlara bir derece verilmesi, emekli ikramiyesinin hesaplanmasında 30 yıl sınırının kaldırılması, kadın istihdamının önündeki engellerin kaldırılması ve kamu da çalışan personelin çocuklarının yararlanacağı kreş imkanın sağlanmasının yanında genç nüfusun artırılmasına yönelik olarak başta evlenme yardımı, aile yardımı, çocuk yardımı ve bunun gibi sosyal yardımların günün şartlarına uygun hale getirilmesi gibi konuları aktardı.
Memur Sen'den yapılan açıklamaya göre, Gündoğdu'nun Başbakan Erdoğan ile görüştüğü konular şöyle:
"1- ÖĞRETİM ELAMANLARINA MAHSUS İLAVE MAAŞ ARTIŞI (AKADEMİK ZAM)
Akademik personel, 2002-2012 döneminde doğrudan kendilerine ilave artış yapılmaması ve reel maaş artışı bakımından bazı unvanlar için eksi bazıları içinse çok düşük düzeyde olması nedeniyle diğer kamu görevlilerine nazaran mağdur konumdadır. Özellikle akademik personelin başlangıç maaşı, akademisyenliğe olan ilgiyi azaltmaktadır. Bunun sonucunda, akademik personel sayısındaki artış, üniversite sayısındaki artışla doğru orantılı olamamaktadır.
Bu anlamda, hem akademik personelin reel artış bazlı maaş mağduriyetinin giderilmesi hem de üniversitelerin akademik personel ihtiyacının karşılanmasına ilişkin riskin ortadan kaldırılması hedefiyle akademik personelin maaşlarında; 2014 Ocak ayında 729, 2015 Ocak ayında 729 TL olmak üzere artış yapılması uygun olacaktır.
2- 4/C'Lİ PERSONELİN KADROYA GEÇİRİLMESİ
Kamu personel sisteminde son dönemin en önemli gündem maddelerinin başında 4/C statüsündeki geçici personelin kadroya geçirilmesine ilişkin talep yer almaktadır. Buna bağlı olarak, söz konusu personelde yüksek bir beklenti oluşmuştur. Bu çerçevede, kamu hizmetine yönelik motivasyonunu daha üst seviyelere ulaştırmak ve konunun gündemden düşmesini sağlamak amacıyla 4/C'li personelin; öncelikle kadrolu (4/A) statüsüne geçirilmesi, bunun kesinlikle mümkün olmaması halinde ise bu personelin 4/B sözleşmeli personel olarak ya da kadrolu işçi (4/D) statüsünde mevcut görevlerini sürdürmeleri uygun olacaktır.
3- 2005 YILINDAN SONRA GÖREVE BAŞLAYANLARA BİR DERECE VERİLMESİ
Son toplu görüşmelerde ve ilk toplu sözleşmede genel hatlarıyla üzerinde uzlaşılmasına rağmen konuya ilişkin yasal düzenleme halen çıkmamıştır. Kamu Personeli Danışma Kurulu'nda konuyla ilgili kanun tasarısı taslağı hazırlanmış olduğu ifade edilmiş ve bu konuya ilgili kamu kurumlarının genel olarak olumlu baktığı ifade edilmiştir. Bu bağlamda, 2005 yılından sonra göreve başlayan/başlayacak kamu görevlilerine bir derece verilmesi yönündeki düzenlemenin gerçekleştirilmesi, hem daha önce varılan mutabakatın gereğinin yapılması hem de buna ilişkin beklenti içerisinde olan geniş bir kitlenin tekdirinin kazanılmasını sağlayacaktır.
4- DİSİPLİN CEZALARININ AFFINA İLİŞKİN DÜZENLEME YAPILMASI
Kamu görevlilerine disiplin cezalarının affına ilişkin son düzenleme 2006 yılında yapılmış ve (kanunda belirtilenler dışında kalan) 14/02/2005 tarihine kadar işlenen fiillere bağlı olarak disiplin cezaları affedilmiştir. Kamu görevlileri, her beş yılda bir bu yönde düzenleme yapıldığına ilişkin kanaate bağlı olarak 2010 yılından bu yana disiplin cezalarının affına yönelik düzenleme yapılması beklentisi içerisindedir. Bu kapsamda, bu beklentinin karşılanması amacıyla (5525 sayılı Kanunda yer verilen suç türleri dikkate alınarak) 14/2/2005 tarihinden itibaren işlenen fiillere bağlı olarak alınan disiplin cezalarının affına ilişkin düzenleme yapılması uygun olacaktır.
5- EMEKLİ İKRAMİYESİNİN HESAPLANMASINDA OTUZYILLIK SÜRE SINIRLAMASININ KALDIRILMASI
Kamu görevlilerinin emekli ikramiyesinin hesaplanmasında, otuz yıllık süre sınırlaması bulunmaktadır. Buna karşın, otuz yılı aşan hizmet süreleri emekli ikramiyesinin hesabında dikkate alınmazken kamu görevlilerinden otuz yıllık hizmet süresinden sonra da prim kesintisi yapılmaktadır. Gerek toplu görüşme gerekse toplu sözleşme ve son olarak da Kamu Personeli Danışma Kurulu'nda gündeme taşınan ve üzerinde uzlaşılan çok da büyük maliyet gerektirmeyen bu teklifin gereğinin yapılacağına inanıyoruz.
6- AİLE (EŞ VE ÇOCUK) YARDIMININ ARTIRILMASI
2014-2015 yıllarına ilişkin toplu sözleşmede kamu görevlilerinin eş ve çocuk yardımlarında herhangi bir artış yapılmamıştır. Bunun başlıca nedenini, kadın istihdamının arttırılması ve hali hazırda çalışan kamu görevlilerinin çocuklarının bakımına yönelik kreş yardımı veya kreş imkanı sağlanması, kadın kamu çalışanlarına yönelik ilave bazı hakların pozitif ayrımcılık kapsamlı bir yasal düzenlemeyle verilmesine yönelik çalışma yapılması oluşturmaktadır. Ancak, bu çalışma tamamlanmış ve bu yönde bir düzenleme henüz yürürlüğe girmemiştir. Bu nedenle, kamu görevlilerine ödenen ve ağırlıkla da muhafazakar kamu görevlilerinin yararlandığı eş ve çocuk yardımı tutarlarının artırılması uygun olacaktır.
7- FAZLA MESAİ ÜCRETİNE YÖNELİK MAĞDURİYETLERİN GİDERİLMESİ
Başta Adalet ve Maliye Bakanlığı personeli olmak üzere birçok kamu kurumunda, fazla mesai ücreti kaynaklı mağduriyet yaşanmaktadır. Mağduriyetin nedenini 2013 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunun ve 666 sayılı KHK'nin fazla çalışma ücretiyle ilgili hükümleri oluşturmaktadır. Maktu fazla çalışma ücreti uygulamasının sona erdirildiği kurumlar da dahil olmak üzere, fiilen yapılan fazla çalışmayla ilgili olarak; fazla çalışma karşılığı ücretlerin hemen ödenmesi ve buna ilişkin sınırlayıcı hükümlerin mevzuattan çıkarılması yanında fazla çalışma ücreti tutarının arttırılması yönündeki beklentileri karşılayacak bir düzenleme yapılması uygun olacaktır.
8- 28 ŞUBAT MAĞDURU KAMU GÖREVLİLERİNİN SOSYAL GÜVENLİK HAKLARI
28 Şubat döneminde özellikle muhafazakar kamu görevlilerine yönelik devlet memurluğundan çıkarma veya aday memurluk döneminde "memuriyetine son verilme" işlemleri yapılmıştır. 5510 sayılı Kanuna eklenen geçici maddelerle bu durumda olanların mağduriyetine çözüm üretilmiş ve son olarak da aynı Kanuna eklenen geçici maddeyle mağdur konulmada olanların açıkta geçen sürelerine karşılık gelen prim tutarlarının ilgili kamu idareleri tarafından SGK'ya ödenmesine yönelik düzenleme yapılmıştır.
Ancak, söz konusu düzenlemede, daha önceki düzenlemeye dayalı olarak boşta geçen sürelere ilişkin borçlanma ödeme yapanlara ödedikleri tutarların geri ödenmesi şeklinde bir hükme yer verilmemiştir. Diğer taraftan, söz konusu dönemde devlet memurluğundan çıkarılmasına bağlı olarak başka sosyal güvenlik kurumlarından (Bağ-Kur, SSK'dan) emekli olmak zorunda bırakılan bir kitle de mevcuttur.
Bu çerçevede, açıkta geçen sürelere ilişkin prim tutarlarını borçlanarak kendileri ödeyenlerin ödedikleri tutarların iade edilmesi ve söz konusu sürelere ilişkin prim tutarlarının son görev yaptıkları kurumları tarafından ödenmesi ile başka sosyal güvenlik kurumlarından emekli olmak durumunda kalanların Emekli Sandığı iştirakçisi olarak emekli sayılmasına yönelik bir düzenleme yapılması konuya ilişkin mağduriyetleri büyük oranda giderecektir.
9- YÜKSEK ÖĞRETİM MEZUNU İŞÇİLERİN MEMUR KADROSUNA GEÇİRİLMESİ
Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi kadrosunda görev yapmakla birlikte yürüttükleri görevler ağırlıkla memurlar tarafından yürütülen görevlerle aynı özellikleri taşıyan yükseköğretim mezunu (mühendis, avukat, doktor vb.) işçi personelin bulundukları kurumlarda memur kadrolarıyla ilişkilendirilmesi uygun olacaktır. Bu şekilde statü ve kadro değişimi kamu maliyesine ek külfet getirmemekte hatta bu konumdaki personelin bu işleme bağlı olarak maaşlarında düşme meydana gelmektedir.
10- İŞ VE MESLEK DANIŞMANLARININ KADROYA GEÇİŞ KAYNAKLI MAAŞ MAĞDURİYETİ
Sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesine yönelik son düzenlemeyle kadroya geçirilen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde görev yapan "iş ve meslek danışmanları"nın maaşı kadroya geçişle birlikte düşmüştür. Söz konusu personelin bu mağduriyetini giderilmesine yönelik yasal düzenleme çalışması Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılmıştır. Bu düzenlemenin çıkması sorunu bütünüyle ortadan kaldıracaktır. Diğer taraftan, İş ve Meslek Danışmanları'nın istihdamın arttırılması ve işsiz sayısının azaltılmasına dönük başarıları ve İMD sertifika programını tamamlayan potansiyel aday sayısı da dikkate alınarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (İŞ-KUR) tarafından yeni İş ve Meslek Danışmanı istihdamı yapılması da bu yönde oluşan beklentilerin karşılanmasını sağlayacaktır.
11- ATAMA YAPILACAK ÖĞRETMEN SAYISININ ARTIRILMASI
Kamu personel sistemi içerisinde sayıları en fazla ve en çok ihtiyaç duyulan meslek grubunu öğretmenler oluşturmaktadır. Öğretmen ihtiyacının karşılanamadığı durumlarda, ücretli öğretmenlik uygulaması devreye sokulmaktadır. Bu kapsamda, MEB tarafından açıklanan 120 bin öğretmen açığı ve öğretmen ihtiyacının kadrolu öğretmen istihdamı yoluyla giderilmesi gibi hususlar dikkate alınarak 2014 yılında en az 80 Bin öğretmen ataması yapılması uygun olacaktır."