Gözünü karartıp bütçesini iyi hesaplamadan konut alımına girişen vatandaşın hayali kabusa dönerken, bankalar da tehlikeli bir şekilde gayrimenkul zengini haline dönüşüyor.
Konut sektörü dönem dönem yükselen tansiyon sebebiyle kısa bir fren yapsa da genel itibariyle son 5 yıldır altın çağını yaşıyor...
Sektörde yaşanan bahar havası ile birlikte bir birinden heybetli konut projeleri de ardı ardına yükselmeye devam ediyor. Bulundukları caddeleri gölgesinde bırak şaşalı projeler yükseldikçe vatandaşın da ağzını sulandırıyor.
Projeler arasında ne yapacağını tam olarak bilemeyen vatandaş, faizlerdeki düşüş ile birlikte ortaya çıkan iyimser havayı fırsat bilen inşaat firmalarının dönemin şartlarına göre sundukları bir birinden cazip kampanyaların etkisine kapılarak kendini aylık bütçelerinin çok üstünde bir rakamı ödemeyi kabul ederken buluyor.
Hal böyle olunca da değişik etkenlerinde dahil edildiği uzun vadeli bir hesap planı yapmayan, köşede kötü gün parası tutmayan ve olası bir risk döneminde bunu atlatacak eşe dosta sahip olmayan tüketicinin sonu maalesef banka kredisi ile alınan evi bankaya geri vermekle bitiyor.
Öyle ki gelinen noktada bankaların portföylerinde konut kredilerinden ve çeşitli ipotek türlerinden kaynaklı binlerce gayrimenkul bulunuyor ve bu sayı her geçen gün artmaya devam ediyor.
10 BİNİN ÜZERİNDE GAYRİMENKUL VAR
Bankaların portföylerin de Türkiye'nin hemen hemen her ilinden konuttan arsaya, dükkândan fabrikaya kadar 10 binin üzerinde mülk bulunuyor. Bu mülklerin büyük çoğunluğu kredi kullanım ve nüfus oranıyla eşdeğer orantıda İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir ve Gaziantep gibi büyük şehirlerde yer alıyor. Daha kırsal kesimlerde ise atıl durumdaki fabrika binaları ve büyük m2'lerde arsalar olara göze çarpıyor.
SATIŞTA İKİ YOL İZLENİYOR
Bankalar bu gayrimenkullerin satışında iki yol izliyor. Bunlardan biri teklif usulü diğeri ise ihale usulü. Teklifler bankaların internet siteleri üzerinden her zaman gerçekleştirilirken, ihaleler ise bankalar tarafından belirtilen tarihlerde gerçekleştiriliyor. Gayrimenkullerin satış bedelleri peşin satış bedeli olup vadeli veya taksitli satış yapılamıyor.
Bankalar arasında gayrimenkul rekoru kamu bankalarına ait. 3 bine yakın gayrimenkulü bünyesinde bulunduran Halkbank listede birinci sıraya oturmuş durumda. Halkbank'ı sırasıyla bin 500 gayrimenkulle Vakıfbank ve 1007 adet gayrimenkulle Ziraat Bankası izliyor.
180 MiLYON TL'YE SATILIK 2 ARAZİ!
Satışa çıkartılan gayrimenkuller arasında milyon TL'lerle ifade edilen onlarca arsa ve fabrika da bulunuyor. En yüksek rakam ise Türkiye İş Bankası'nın portföyünde bulunan iki arsaya isteniyor. Adana Seyhan ve Yüreğir'de bulunan 96 bin ve 83 bin m2'lik iki araziye toplam 180 milyon TL'lik bir rakam isteniyor. Halkbank'ın portföyünde bulunan Malatya Organize Sanayideki bir fabrikaya ise 9 milyon TL talep ediliyor.
Bankaların ellerinde bulunan gayrimenkul sayıları şöyle;
Halkbank: 3 bine yakın
İş Bankası: 882
Vakıfbank: 1500
Yapı ve Kredi Bankası: 690
Finansbank: 532
Türk Ekonomi Bankası: 625
Türkiye Finans: 600
Denizbank: 589
Garanti Bankası: 374
Ziraat Bankası: 1007
Kuveyt Türk: 258
HSCB: 52
(Not: Rakamlar bankaların internet sayfaları üzerinden temin edilmiştir.)